14 ŞUBAT 2023
14.02.2023
Ölüler gittikleri yeri dirilere fısıldamazlar. Gittikleri yer diriler için tamamen belirsizdir. Bu müphemliğe düşmandır, yaşayan her insan. Ölüler dirilip anlatmak isterler. Mümkün değil! Gittikleri yerin nasıl değil gittikleri yerin kime ait olduğunu anlatmak isterler. Çünkü aslında onlar dirilmek isterler. Bu dirilmek insanı baştan yaratmak yaratılanı yaratanla tanıştırmaktır. İnsanı kim yarattıysa insan da onu yaratır. Çünkü yaratmak sadece var etmek değil var olanı tasdik etmektir. Canavarlaşır insanın bilinci. Çünkü bilinç kendi dışındaki her şeyden daha korkar kendisinden. Ölüler korkmayı bırakırlar. Korku ölümün sınırlarından geçemez. Yaşayan insan sadece ölmekten korkar. Değerli olan bir anlama gelen tek şey yaşamaktır. Büyük bir cinayet işlenir, tanrıyı öldürmüş birisi. Şahitler masalarında duruyorlar. Sandalyeleri ipe dizilmiş. Katil tüm şahitlerin de canını almış. İnsanı yaratan değilse de vicdan bilincin tanrısıdır. Bilinç vicdanın kendisiyle sorgulanma ile kendisini sorgulama yeteneği ile var olur. Bu varoluş diğer varoluşlardan ayrıdır, vicdan ölüleri diriltir. Sorgulanmak insanı büyütür ve yaşamış, yaşanmış bir hayat var eder. Şahitler ölüleri görmez onlar katilleri görür. Ölüleri görenler yalnız katillerdir. Çünkü ölüler henüz yaşamaktadırlar, öldükleri zaman ceset olurlar. Cesetler kokana kadar zaman vardır. Kokmaya başladıklarında çürüme hızlıca gerçekleştiğinde tüm hücrelerde ceset canlanmak için kan ter içinde kalır. Mümkün değil. Bugünkü sözlük insanın varoluşunun kaidesi değildir. Insan bedenden ibaret olmadığından beden de insandan ibaret değildir. Beden insanın dışında bir hayvandır yalnız. Hayvan diğer tüm hayvanlardan daha zeki olma koşulunu sağlar.
Aman ha! Sizi şahit yazarlar. Bu büyük cinayet Tanrı öldürüldü. Mademki Tanrı vicdanıydı insanın o halde vicdanı katlettiler. Bağırdı çağırdı sesini duyan olmadı şahitlerim oldu büyük bir sarsıntıyla tanrıyı, vicdanını katlettiler. Insanlar arasındaki kapalı gözler tanıdı bu gözler diğerlerinden ayırt edilebiliyorlardı farklı bakan gözler öyle silinik süslü suratlara sanki kalemle yazılmış gibi. Çizilmiş değil yazılmış bir tanım gibi gözler. Sanki biri kalemle 2-3 kelimelik bir göz tanımı yazmış gözlere. Burada 2 santim genişliğinde irice bir göz. Girice olan göz bebeklerine gözün kendisiyle hitap etmek bizim kendimize has bir yetenek. Gözler sanki bizden bize ait olandan çok uzaktalar. Bu şahitleri hiç kimse görmedi sandalyeleri olduğu yerde durdu şahitleri kimse görmedi. Cinayet bitti. Tanrı öldü. Şahitler görünmez oldular. Bugünleri asla unutma ne kötüleri ne iyiler bugünlere elveda derken bugünü dün yapan yarınlar için güzel bir selam ver bu Selam insanlar basamağından tanrılar ufkuna doğru gideceğiz Tanrının cenazesinde diğer tanrılar seni tanısınlar.
"Gözler sanki bizden bize ait olandan çok uzaktalar..."
ReplyDelete