4 ŞUBAT 2023

4.02.2023
     Bu bir dönüm noktası. Cesaretimi kendime inandırmam gereken bir dönüm noktası. Ölümü sindirip gerçeğe düşmem gerekiyor. Madem ki gelecek feragat edilememecesine mevcut o halde daha iyi olmalı. Bilincimi daha iyi tanımalı, daha kalın sesler basmalıyım. Bu ince seslerini hüküm sürdüğü melankolik ezgilerden, defolu tellerden çıkmaya azmeden kırışı tınılardan bıktım. Her bir cümlenin kendisini yaratacak olması korkutuyor beni. Geleceğime bu güne kadar ki geçmişim yön verirken tek yaptığım pes etmek oldu. Ne pes etmeliydim ne de yenilgiyi kabul etmeliydim. Suçlu ben değildim. Hata yaptım. Bu hataların sonucunu kaldıracak kadar da cesurdum. Bilinmeliydi ki. Ben bir kere yenilmedim. Bu yenilgiler, depozitolu yenilgilerdi. Yenildik sonra iade etmek üzere saklıyor bulunduk. Yaşanıyor oluşuyla da uzun süreli kavgalar sürdürebilir oluyor insan. Zamanı bir tüzel kişilik say. Ne kadar yaşayacağın belirsiz. Madem ki ne kadarı belirsiz bir yaşamak, neden bu sıkışıklık. Daha her şeyi başaracak güce sahip değilim diye mi korkmaktayım. Yoksa bu zamana kadar başaramadıklarım mı korkutmakta?

       Hayatın evrelerinden birine yeni geçiş yapıyorum. Bugüne kadar reddetmekte olduğum ne varsa kabul ediyor, bir dizi işlemle yeni bir başlangıç çiziyorum.

       Eller yukarı sayın hayat bu bir soygundur. Diger soygun zinalarından farkı kendime ait olanın çalınmasıdır.  Bir fısıltı ile bitti soygun. Gelen alacağını almış ve gitmişti hayatın kasasında bir gelecek kalmadı. Geçmiş geldi, aldı ve gitti.

Comments

Popular Posts