29 ARALIK 2022

29.12.2022
     Kimsenin duymadığı birinin çığlık atması, yalnızlığı haykırıyor oluşu, ölümün, ölenin, bir oyun olarak sahnelenmesidir. Sahne üç boyutlu eksen üzerinde yuvarlanıyor, seyirciler yüksek sesle gülüyorlar, üç perdelik sonsuz oyun, yaşam. Bir çığlıkla, bir kadın inlemesiyle, kanlı bir bebekle açılıyor.
    Birinci perde; çocuk.
Çocuk, yarım zihinlerin ürünü gibi hayali bir mahluk. Sahneye büyük alkışlar eşliğinde çıkıyor. Duygulu ve gözyaşlarıyla ıslanmış sözcülerle selamlıyor sahnedeki herkes. Çocuk ne olduğunun farkında bile değil. Çocuk sadece ağlıyor, garip seslerle boğuyor odanın ıslak havasını. 
  İkinci perde; evcil insan.
Farkına varmadan insan oldu çocuk. Ne zaman öldürdüler onu? Ne zaman bedenini bir insana giydirdiler? Bir anda olan hırsızlık gibi çalınıyor bedeni çocuktan. O andan sonra  artık kurallara uymalı. Risk almaktan uzak durmalı. Artık borcu var, ay başında ödemeli. Evcil insan olmak da zor tabii yaşamak için elinden bir sey gelmiyor. 
   Üçüncü perde: tabut
Çığlıkları duymak istemezsin. Çığlıklar senin için degil. Çığlıklar bir tabut için. Çünkü seni hatırlatan hiçbir sey yok. Hayatının en güzel yıllarını kimse hatırlamayacak. Sonuza dek beyaz saçlı bir bedende hastane hastane gezerken hatırlanacaksın. Saçlarının dökülmesiyle, hastalık ve eni sonu bir tabut olarak hatıralanacaksın ve perde kapanacak. 
.
.
.
.
Bu yüzden yazıyorum. Yıllar sonra hatırlamayacağım günleri hatırlıyor kalabilmek için.
.
.
.
.
.
Yoksulluk bekliyor market sırasında,
Elinden bir çocuk tutuyor,
Ben tanıyorum yoksulluğu gözlerinden
Yoksulluk orada olmak istemiyor

Çocuk sarılıyor eline
Kaldırıyor kafasını gözleri ıslak ıslak
Alabilir miyim?
Elinde küçük bir şeker

Yoksulluk buruk, kısık bir sesle
Cevap veriyor elinden geldiğince
Evde var. Çocuk biliyor. Evde yok.
Bırakıyor elindekini tek kelime etmiyor

Yoksulluk sıranın ona gelmesini bekliyor
Çocuk sıranın onlara hiç gelmemesini umuyor
En büyük hayali bir gün sınırsız şeker yemek
Yoksulluk elini atıyor çocuğun saçlarını okşuyor

Çocuk aldıkları, alabildikleri tek şeye bakıyor
Kayan kasa bandının üstünde
Tek bir ekmek,
Neden fırından alamıyorlar ekmeği.

Öylece ekmeğe bakıyor
Kör ölüyor
Öylece ekmeğe bakıyor
Keske şekerden yapılsaydı ekmek

Yoksulluk bir adet ekmekle,
Besleyecek ev halkını
Tek bir beyaz ekmek
Kaç para bir adet ekmek

Çocuk sadece ekmeğe bakıyor
Ekmekten nefret ediyor
Ekmek olmasaydı
Seker alırdık diye düşünüyor.

Yoksulluk beklerken sırada 
Önünde market arabası
Boşalmak bilmiyor
Ağzına kadar dolu

Arabayı tutan bir kadın
Yanında bir kız çocuğu
Çocuk, kızın gözlerine bakıyor
Onun yiyeceği şekerleri yiyor

Çocuk kıza imrenmiyor
Ekmekten nefret ediyor sadece
Düşünüyor çocuk renkleri
Üzerinde ki bozuk renkleri

Düşünüyor kızın üzerindeki pembe renkleri
Seker diyor hayalinde yaşattığı kıza
Şeker, elinde poşetler olan annesi
Arabalarına binip çıkıyorlar çocuğun hayallerinden

Çocuk sadece gülüyor
Ekmekle göz göze
Çocuk yalnız gülüyor
Raftaki şekerlerle göz göze

Yoksulluk ekmeği alıyor parayı uzatıyor
En küçük banknot bir tek onun tarafından kullanılıyor
Çocuğa sesleniyor yoksulluk,
"Hadi gidiyoruz oğlum, Umut!"



Yorumlar

Popüler Yayınlar